Bakan, çetenin ortaya çıkarılma sürecinde yaşananları adım adım anlatarak, kamuoyunu aydınlattı.
Memişoğlu, çetenin bebeklerin canlarını hiçe sayan insanlık dışı bir yapı olduğunu vurgulayarak, bu olayın sadece bir sağlık sorunu değil, aynı zamanda bir vicdan meselesi olduğunu belirtti. Bakan, çetenin faaliyetlerinin ortaya çıkarılması için Adalet, Sağlık ve İçişleri Bakanlıklarının ortaklaşa yürüttüğü uzun ve titiz bir çalışmanın olduğunu söyledi.
Çetenin İzleri Nasıl Bulundu?
Bakan Memişoğlu, çetenin izlerinin ilk olarak bir CİMER başvurusu sayesinde ortaya çıktığını belirtti. Bu şikayet üzerine yapılan incelemelerde somut bir delil bulunamamasına rağmen, yetkililerin şüpheleri giderek arttı. Bunun üzerine İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube ile işbirliği yaparak gizli bir operasyon başlatıldı. Uzun süren takip ve teknik çalışmalar sonucunda çetenin faaliyetleri deşifre edildi.
Bakan Memişoğlu, çetenin ortaya çıkarılmasında şu noktalara dikkat çekti:
- Gizli Operasyon: Çetenin faaliyetlerinin gizliliği nedeniyle, operasyonun tüm aşamalarında büyük bir dikkat gösterildi.
- Kurumlar Arası İşbirliği: Adalet, Sağlık ve İçişleri Bakanlıkları arasında sağlanan güçlü koordinasyon, çetenin çökertilmesinde önemli rol oynadı.
- CİMER'in Önemi: Vatandaşların şikayetlerinin dikkate alınması ve bu şikayetlerin titizlikle incelenmesi, çetenin ortaya çıkarılmasında ilk adım oldu.
Sonuç:
Yenidoğan çetesi skandalı, sağlık sistemindeki denetimlerin önemini bir kez daha ortaya koydu. Bu olay, yetkililerin kamuoyunun güvenini haklı çıkarmak için büyük bir çaba gösterdiğini gösteriyor. Bakan Memişoğlu'nun açıklamaları, çetenin nasıl ortaya çıkarıldığına dair önemli bilgiler sunarak kamuoyunu aydınlattı.