Ülkemiz çok kritik bir seçim sürecinden daha geçti. Geçti geçmesine de yedi düvel birleşti yine Erdoğan'ı deviremedi.
Erdoğan'ı devirmek için yedi düvelin içerisindeki en önemli aktörlerden birisi olan HDP'nin bile buna gücü yetmedi.
Terör örgütü PKK'nın sözde liderinin heykelini dikeceğiz diyerek kibirlenen SELO'nun zindanlardaki çağrısı bile Erdoğan'ı devirmeye yetmedi.
Türkiye'yi ekonomik ambargolar ile güçsüzleştirmeye çalışan dış dengeler bile ülkemizi esir alamadı.
Yalan ve birçok manipüle ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saldıran muhalefetin bile gücü yetmedi.
Neden yetmedi biliyor musunuz?
Çünkü bu milletin güçlü feraseti tüm bu yalan iftira ve ambargoları çok iyi gördü.
Yıllarca vatan evlatlarının annelerinin başı kapalı olduğu için askerlik yeminlerine alınmaması ne büyük yaraydı.
Bu yaranın baş aktörlerinden bir tanesi ana muhalefetteki zihniyetin tam yansıması.
Tek dertleri ideolojileri olan bu zihniyet Gezi olaylarını özgürlük ve umut olarak görüyor.
Bunu millet anlamadı mı, görmedi mi, hissetmedi mi?
Gezi olayları bahanesi ile polis ve askerimizi taşlayıp halk otobüslerini yakan zihniyeti savunan bir muhalefeti bu ülkenin başına milletimiz bir daha getirir mi?
Çok daha net bir şey söylemek gerekirse çok şükür 28 Mayıs'tan sonra her şeyimiz kurtuldu.
Ayasofya tekrar müze olmaktan kurtuldu.
Milli savunma projeleri engellenmekten kurtuldu.
TOGG yerli ve milli hayal otomobilimiz kurtuldu.
Doğalgaz ve petrol kuyularının üzeri kapatılmaktan kurtuldu.
Türkiye'nin itibarı kurtuldu.
SELO hapisten çıkamadı millet kurtuldu.
Din-İman-Kuran düşmanlarının saldırılarından müslümanlar kurtuldu.
Türkiye kurtuldu.
Millet kurtuldu.